bakış'taki aşk
Bir aşk ne zaman biter? Bakış'taki aşk solduğu zaman. Hayretle açılan gözler, hayranlıkla izlemeye başlar önce. Bu bakış sadece güzellik için değildir. Bir varlığın diğerine sen ne zamandan beri varsın, vardın da bana niye şu zamana kadar görünmedin deyişindeki hayretin ifadesidir. Artık hep görebilecek olmanın, bakmaktaki sevmenin, söylenmeyen her şeyin söylenilmeyen her anda bakışa yüklenmesidir.
Bakıştaki aşk yükü azalmaya, seyrelmeye, dalgınlığa dönüşmeye başladığında ve o aşkın yerini kaygı almaya başladığında biter. Ayrılıkta her şey tersine işler. Aşk peşin peşin gelir, kurgusu sonradan yapılır. Ayrılıkta ise önce kurgu başlar, bir bakmışsın bitmiştir.
Uzun zaman sonra bakışı hatırlatan şey fotoğraflar. Fotoğraflarda aşk canlıdır ama ayrılık donup kalır. Fotoğraftan zihne tekrar yönelen şey, insan zihninde art arda karelere dönüşür. O anın öncesi hemen sonrası, orasının neresi olduğu, orada neden bulunulduğu, hangi yıl, hangi ay.. Fotoğraftaki saçlar, gözler, ellerin duruşu. Kimin kime nasıl bakıyor olduğu. Yan yana konulduğunda kronolojik olarak yol alan ayrılık izlenebilir. Bakış'taki aşk bittiğinde, artık geriye bitmemiş hiçbir şey kalmamıştır. Gerisi prosedürdür. Ve bütün prosedürler gibi duygudan azadedir. Artık her şey, yerine getirilmesi gereken işlemlerden ibarettir.
Bakıştaki aşk solduğunda, asıl kederli olan, bundan sonra milyonlarca kez bakılacak olsa bile bir daha hiç görülemeyecek olanın bilincidir. Bu bilinç insanın fırlattığı her ok'un dönüp kendine saplanma anlarıdır. Yitirilip giden şeyin geri gelmeyecek olması ağır ağır siner içine. Yeni bir bakış, asla önceki bakışın ikamesi olmayacaktır. Bu anlamda insan her ayrılıkta aslında önce kendinden bir parçayı kaybeder. Acı ya da ağıt, bunun yüküdür.
Öyle baktığınız fotoğraflarda kalan yanınıza, artık öyle bakmayan gözleriniz serzenişle ama sitemsiz, incinerek ama hatırayı incitmeden bakar. Artık sizin için bir başkası olmuş o kişi, o siz, zamanın ağında o tarihlere takılıp kalmıştır. Geriye bakmadıkça göze görünmeyecek olan ama varlığını hissettiren, hiç değilse geride bırakıldığını hissettiren her şey gibi...
- 4754 okuma
Yorumlar
prosedür!
Bu yazıda ne kadar da rahatsız edici duruyor.
Evet ama tam da verdiği
Evet ama tam da verdiği rahatsızlığa uygun olan şey. O kadar kuru, o kadar soğuk.
Yeni yorum gönder