Yukio Mishima - Bereket Denizi Dörtlemesi

İlk tesadüf ettiğim günden beri zaman zaman gidip www.ubu.com'a bakıyorum. Ayrıca çok önemli bir oluşum olduğunu da düşünüyorum. Sitenin sık sorulan sorular kısmında siteyi oluşturma amaçlarını " UbuWeb Kasım 1996’da başladı. Önceleri amacımız görsel, somut, giderek de ses şiiri üzerine bir arşiv olmaktı. Yıllar içinde, UbuWeb avangart sanatın tüm hallerini kucaklayan bir yapıya büründü, daha da ötesine geçti. Sınırları da her yönde genişlemeye devam ediyor." (tamamı şurdan okunabilir: http://www.ubu.com/resources/faq_turkish.html) diye açıklıyorlar. Siteden almak, çalmak serbest.. Çünkü böyle algılamıyorlar zaten ve bu da kuruluş ilkelerinden birisini oluşturuyor.

Bugün yine oradan film ve videolara bakarken Yukio Mishima adını da gördüm. Bu da bir sürü şeyi yeniden düşünmeme ve hatırlamama neden oldu. Yukio Mishima'nın okuduğum ilk kitabı Afa Yayınları'nın bastığı (1991) "Bir Maskenin İtirafları"ydı. Eşcinsel bir yazar olan Yukio Mishima'nın otobiyografisi olarak da nitelenebilecek bir kitap olarak belki de küçük bir başyapıttı benim için. Bu benim için Mishima'ya ilk adımdı.. Sonra zaman içinde diğer kitaplarını da buldum. Dalgaların Sesi, Şölenden Sonra, Denizi Yitiren Denizci, Yaz Ortasında Ölüm ve en son birkaç yaz önce Can Yayınları'ndan çıkan Bereket Denizi Dörtlemesi. Mishima'nın da başyapıtı olarak tasarladığı ve yazdığı "Bereket Denizi Dörtlemesi" adı üstünde dört kitaptan oluşuyor: Bahar Karları, Kaçak Atlar, Şafak Tapınağı ve Meleğin Çürüyüşü... İşin ilginç tarafı Mishima'nın kitabı yazdığı dönem boyunca, kitap tamamlandığında yaşamının da tamamlanacağını pek çok defa yakınlarına duyurmuş olması ve söylediği gibi kitabın bitişinin ardından da harakiri olarak da söz edilen ama kendisinin kitapta da konu ettiği geleneksel "seppuku" ile intihar etmesi... Bizde genellikle uzakdoğu dillerinden bire bir çeviri yapılmıyor. Gerçi yazarların çoğu da kitaplarını ingilizce yazıyorlar. Mishima'nın kitabın başka dillere çevirisinin İngilizce yapılması vasiyeti üzerine bizdeki çeviri de İngilizce'den yapılmış. İnternet üzerinde doğru düzgün bir biyografisine rastlamadım açıkçası. Bu nedenle de kitapları Türkçeye çeviren Püren Özgören'in dörtlemenin ikinci kitabı Kaçak Atlar'a yazdığı sunuş yazısını alıntılamak uygun düşer:

"Bir samurai ailesinde dünyaya gelen Yukio Mishima (1925), hem bedeni hem de zihni denetlemeyi, İmparatora bağlılığı yücelten bir düstur edindi - Zen'in hoşgörüsüzlük, kendini feda etme düşüncesini de üreten bir düstur. Bereket Denizi dörtlemesinde de dile getirdiği gibi Mişima, otuzlu yılların militaristlerinin (ve çağdaş ardıllarının) çıkarcı kibirlerinin, fırsatçılıklarının, samurai düsturuna ters düştüğüne inanmaktadır. İlk romanı, Mişima on üç yaşındayken okul dergisinde yayımlandı. Sezgileri güçlü olan öğretmeni onu yüreklendirdi. [...] Mişima, bu öğretmeninin önerdiği bir takma addır. [...] 1946'daki iki denemesinin taslaklarını, daha sonra Nobel ödülünü kazanan Kawabata'ya götürdü (Yasuri); onun himayesine girdi. On beşi roman olmak üzere toplam 257 kitabı Japonya'da, çevrilen 77 eseri de Avrupa'da yayımlanmıştır.

Mişima Japonya'nın dövüş sanatlarını yüceltmiş, kendisi de öğrenmiş ve yaşlılığın asla çirkinleştiremeyeceğini umduğu, güzel bir bedene sahip olmak için çabalamıştı. [...] 25 Kasım 1970'de, törensel bir intihar türü olan "seppuku" yaparak yaşamına son verdi. Kırk beş yaşındaydı ve parlak bir yazın yaşamının doruğundaydı. İntihar ettiği sabah, Bereket Denizi dörtlemesinin son sözcüğünü yazmıştı. Domald Keene'nin de belirttiği gibi, başyapıtıydı" [...] Gerçekte dörtlemenin ikinci kitabı olan Kaçak Atlar, yapacağı seppukunun dikkate değer, yazınsal bir provasıdır. İntiharından hemen önce dostlarına, yaşama ve dünyaya ilişkin bütün düşüncelerini, duygularını bu dörtlemeye aktardıktan sonra artık kendisini bomboş hissettiğini yazdı. [...] Mishima'nın eserleri Proust, Gide ve Sartre'ın eserleriyle karşılaştırılmış, cesaret ve erkeksi niteliklere olan tutkusu, Hemingway'inkine benzetilmiştir. Arthur Miller, "Mishima'nın insanda hayranlık uyandıran bir üslubu olduğuna inanıyorum," demişti. O bir gerçeküstücüydü. Oldukça da erotikti. Çok az araçla, dev gibi miyler yarattı; onun romanları, sıkılaştırılmış görüntülerdi."

Bereket Denizi, yüzyılın başından ikinci dünya savaşı sonrası yaşadığı sürece kadar bir Japonya tarihi olarak da okunabilir. Bence hem Mishima'dan kaynaklanan o şiirli dil hem de başarılı çeviri nedeniyle de okunması çok keyifli. Ayrıca seppukunun öze yönelik ciddi bir şiddet ve acı çekme yolu olduğu kesin ama bütün anlatımların altında yatan şey ise, inandığın şey için yaşamıyorsan artık, yaşamanın zaten bir anlamı da yoktur. Dolayısıyla bu kendini yok etmekten öte başka bir şey için, başka türlü var kılmak, katmak olarak da okunabilir... Yine de bulunabiliyorsa "Bir Maskenin İtirafları" ilk adımdır bana göre.. Ama kitap tekrar basılmadı Afa'dan sonra bildiğim kadarıyla...

Mishima aynı zamanda bir oyun yazarı. Altı Çağdaş No Oyunu adlı çevrilmiş bir kitabı var. Üç kez de Nobel'e aday gösterilmiş... Yasunari Kawabata da çok iyi bir yazar tabii (özellikle Kyoto, Kiraz Çiçekleri ve Bin Beyaz Turna kitaplarını okuduğumda sevmiştim.)ve o nobeli ıskalamadı..

Yukarıda ubu.com'daki Mishima'nın ölümünden sonra yasaklanan ve ona taparcasına aşık olan bir kadınla peş peşe seppuku yapan bir askerin trajedisini gösteren yaklaşık 30 dakika süren ve tek bir sözcüğün geçmediği film, 35 yıl sonra tekrar gün yüzüne çıkmış. Yapımının serinkanlılıkla ve titizlikle gerçekleştirildiği filmi izlemesi pek kolay değil. Bütün detaylar görüleceği için.. (ya da bana öyle geldi) Yine de ubu.com'dan ya da burdan bakmak için..

http://www.ubu.com/film/mishima_rite.html

Mishima'nın ardından 1985'te Paul Schrader "Mishima: Dört bölümlük bir hayat" isimli bir film yapmış. Schrader kendisinin yönettiği en iyi film olduğunu söylemiş. Bildiğim kadarıyla burda vizyona girmemiş bir film. Merak ediyorum nasıl yorumlandığını tabii.. Belki bir gün o da bulunur...

http://en.wikipedia.org/wiki/Mishima_(film)

Bu arada filmin müziklerini de bence bu alandaki en iyi isimlerden birisi olan kompozitör Philip Glass yapmış. (http://tr.wikipedia.org/wiki/Philip_Glass)

Yorumlar

Yeni yorum gönder

Back to top